SİVİL SOSLU TAKUNYA ANAYASASI
Tarih 12 Eylül 2023.Mekan Ulucanlar Cezaevi. 12 Eylül darbesinin tam da 43.yıldönümü. Konu " 1982 Anayasası Yerine 2023 Anayasası."
Konunun gündeme getiriliş tarihi ve mekan seçimindeki ustalık nedeniyle Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı ve Cumhurbaşkanlığı Hukuk Politikaları Kurulunu gerçekten kutlamak gerekiyor!Halkı, "Sivil Anayasa" hipnozuyla uyutmak için,12 Eylül tarihi ve darbe döneminin dehşetengiz anılarını taşıyan Ulucanlar Cezaevi’nin seçilmesi, usta işi bir toplum mühendisliği ile karşı karşıya olduğumuzu gösteriyor.
"Sivil Anayasa" etiketli sis bombasının, toplum bilincini yok etmek amacıyla atıldığının öncelikle altını çizelim. Amaç, Sivil Anayasa radyasyonuyla sağduyusu devre dışı bırakılacak halk, büyük oyunun farkına varmadan, despotik rejime meşruiyet kazandıracak "Milliyetsiz Takunya Anayasası"nı yürürlüğe sokmaktır.
Sizin anlayacağınız, ortada yeni olan bir şey yoktur. İktidarın sandık odasında yıllardır bekletilmekten küf tutmuş eski projenin makyajı tazelenmektedir. Ulucanlar mizansenine yakından bakıldığında, ‘yetmez ama evet’çi takımın, soldan çarklı liberallerin, sömürge solunun, etnik ayrılıkçıların, Milliyetsiz Anayasa kampanyasının figüranları olarak yeniden sahneye davet edildikleri görülmektedir.
1982 Anayasası’ nın,dörtte üçünün değiştirilip,darbe tortularından tümüyle arındırılmış olduğunu bir kenara not edip asıl meseleye gelelim. 1982 Anayasasında yapılan değişikliklerle postmodern padişahlık denebilecek yetkilere sahip partili cumhurbaşkanlığına geçildiği halde iktidar niçin bir türlü memnun olmamaktadırlar? Darbe karşıtı Yeni Anayasa söyleminin arkasındaki söylenmeyen asıl amaç nedir? Yoksa, Cumhuriyet’e, rejime, kuvvetler ayrılığına, laikliğe karşı gerçekleştirilmiş olan darbe,Yeni Anayasa ile güvenceye alınmak, sigortalanmak mı istenmektedir? Bu soruların yanıtını 3 Kasım 2002’den bu yana yaşanılanlar, hep birlikte tanığı olduğumuz 21 yıllık iktidar pratiği fazlasıyla vermektedir.
İktidarın, darbeye, seçkinler statükosuna yol vermeyecek sivil anayasa söylemini, 21 yılın siyaset pratiği tekzip etmektedir.Yani iktidarın anti darbeci söylemi iktidarın saha uygulamalarıyla yalanlanmaktadır.
Darbe karşıtı söylemle ortadan kaldırılmak istenen 1982 Anayasası, başlangıç hükümleri, ilk 4 madde ve bütünü itibariyle ulus devlet/üniter yapı temelli, milli bir Anayasadır. Anayasada tanımlanan ve güvenceye alınan Türklük / Türk vatandaşlığı / laiklik / 29 Ekim 1923 tarihiyle simgeleşen devlet kurulumu / rejim mimarisi Türk devletinin vazgeçilemez ilkeleridir.
Sorunun temelinde 29 Ekim 1923 tarihiyle simgeleşen, 1924 Anayasası ile meşruiyet temelleri oluşan, 1982 Anayasası ile teyit edilen devletin kuruluş mimarisinden duyulan rahatsızlık yatmaktadır.29 Ekim 1923 devlet mimarisi ile doku uyuşmazlığı olan bir anlayışın, siyasal gücü ele geçirmesi halinde neler yaşanacaksa şu anda onlar yaşanmaktadır.
Sözün özü, sivillik, darbe karşıtlığı, özgürlükçülük gibi,siyasal DNA ları itibariyle yabancısı oldukları demagojik önermeler, çağdaşlığı, laikliği, uluslaşmayı tümüyle çöpe atacak takunya diktasına meşruiyeti kazandırmak için yapılmaktadır.